Peggy Frey ile yapılan bu yeni sanatsal iş birliğinde, Longchamp ailesi, şekilleri ve onların sonsuz varyasyonlarını kusursuzca ustalıkla kullanan Le Manslı genç sanatçı Valentin Guillon ile bir araya geliyor. Şekillerin, kıvrımların ve renklerin sanatında ustalaşmış bir sanatçı ile Longchamp arasında bir iş birliği kaçınılmaz görünüyordu.
Bunlar, LONGCHAMP x K.JACQUES iş birliğiyle yaratılan yeni yaz sandaletleri.
Longchamp Ailesi, Peggy Frey’i, tüm ayaklara tatlı ve güzel bir yaşam vaat eden bu sandaletlerin yapım sırlarını keşfetmeye davet ediyor.
"Sakin ve dengeli bir yapıya sahip olan o, neşeli bir mizaca sahip ve sahne arkası sanatçıların yeteneklerini göstermek için kırmızı halının peşinden koşuyor. Longchamp’ın Sanat Yönetmeni Sophie Delafontaine, Peggy Frey’i Valentin Guillon’un Bobigny’deki ortak stüdyosunu ziyaret etmeye davet ettiğinde, bu yolculuğun kesinlikle buna değeceğini biliyordu.
Henüz 30 yaşında olan bu sanatçı, ham maddelerle—özellikle de en sevdiği yüzey olan ahşapla—şekillerin ve kıvrımların geometrisini güçlendiriyor. Stüdyosunda bu malzeme üzerinde çiziyor ve boyuyor, kıvrımların ve renklerin doğal ve dinamik bir hareket oyununda birleştiği ilham verici eserler yaratıyor. Zarif ve çağdaş tarzıyla bu sanatsal evren, her eserin merkezinde yer alan planlama ve mekan kavramıyla bağlantılı. Euclid geometrisi hakkında Valentin Guillon’a birkaç şey öğretebilecek ve “sight-size” (görme ölçeği) yöntemini deneyimlemiş olan Peggy Frey ise, (videoda da görüldüğü gibi) sanki ahşabını salyangoz hızında yontuyor gibiydi. Öte yandan, Parisli sanatçı kesinlikle ölçü konusunda gözü keskin olan biri."
Kendi alanında bir dahi olmasına rağmen, Valentin Guillon sanatını spora borçlu. Hız pateni yapmaktan büyük keyif alıyordu. Uzun düz hatlardan virajları oluşturan kıvrımlara kadar, sanatçının ilhamı boş yere oluşmadı. Aslında, tüm sporlar yaratıcılığını besliyor ve hayal edebileceği binlerce şeklin dansına ilham veriyor: Gollerden motorsporu pistlerine, boks ringlerinden spor ekipmanlarına kadar, spor ve malzemeleri sanatçının düşünce dünyasında önemli bir yer tutuyor.
“Sanatsal çalışmalarım spor etrafında dönüyor; estetiği, grafik kodları ve diline ilgi duyuyorum ve soyut olan ile figüratif olan arasındaki sınırları keşfetmeyi amaçlıyorum.”
Paris’teki Florence Loewy galerisinde eserlerini sergileyen Valentin Guillon, École Nationale Supérieure des Arts Décoratifs (Ensad) okulundan üstün başarıyla mezun olmuştur ve bugün büyük bir ilgi görmektedir. Sergi sayısı her geçen gün artarken, yeteneğini binaları ve spor komplekslerini süsleyen duvar resimleri gibi daha büyük yüzeylere de taşıyor. Festivaller ve yerel yönetimler, sanatçının parlak pastel renklerle bezeli kıvrımlarının ve formlarının mekânlara hayat vermesinden memnuniyet duyuyor. Binlercesi arasından kolaylıkla ayırt edilebilecek sanatsal bir imza gibi… Guillon’un başarısı tartışmasız.
Binicilik ruhunu taşıyan Longchamp, sanatçıların ve zanaatkârların ortaya koyduğu yaratımlardan her zaman büyülenmiştir. Bu kez markanın yaratıcı merakı, Longchamp butiklerini süsleyecek eserlerin sipariş edildiği Valentin Guillon’un atölyesine kadar uzandı. Sanatsal hazineleri keşfeden Sophie Delafontaine, sanatçının işlerinin son derece titiz ve özenli olduğunu, aynı zamanda çok yönlü bir yetenek olduğunu söylüyor.
“Valentin Guillon, zanaatkârlık gibi asil bir işle sanatı bir arada barındırıyor. Bir mobilya ustası gibi ahşabı işler, zımparalar, keser; ardından diğer kimliğine, çizim yapan ve resmeden yaratıcı sanatçı rolüne bürünür.”
Her bir eseri, kendine özgü ve enerjik bir ruha sahip. Bunlar, adeta yaşayan ve hareket eden dinamik yapıtlar.
Valentin Guillon’un renk paleti, sanki sonsuz bir yenilenme içinde; kullandığı renk kombinasyonları ise Kaliforniya ve Akdeniz tonlarını andıran bir sıcaklık ve parlaklık taşıyor. Sanatçının çalışmaları, Longchamp’ın değerleri ve tarihiyle tam bir uyum içinde. Öncelikle, markanın köken aldığı hipodromu anımsatan kıvrımlar var – Guillon, bu kıvrımların biçimlerini ve varyasyonlarını özgün bir bakışla inceliyor. Ayrıca, Longchamp’ın DNA’sını yansıtan akıcılık ve hareket duygusu da onun işlerinde belirgin şekilde hissediliyor.
Bu, durmayı hiç düşünmeyen güçlü ve pozitif bir enerjinin sürekli dolaşımı gibi. Hareketin özgürlüğü. Ve elbette, Longchamp’ın el işçiliği mirasında önemli bir yere sahip olan samimiyet ve özgünlük değeri de, genç sanatçının her bir eserine yansıyor. Dürüst gülümsemesi ve bir parça çekingen tavrıyla Guillon, şimdiden başarı dolu bir geleceğin izlerini taşıyan bir imza ortaya koyuyor.
Valentin Guillon’un eserlerini Strasbourg’daki, 17 rue du Dôme adresinde yer alan Longchamp butik mağazasında keşfedebilirsiniz.
“Valentin, en basit şeylerden bile güçlü duygular yaratabiliyor. Eserlerine hayranlıkla bakmaktan asla bıkmıyoruz.”
